Beyin kanaması, beyin damarlarında meydana gelen hasar sonucu oluşan kanamadır. Günümüzde birçok insan, sağlıksız beslenme, ailevi sıkıntılar, iş hayatındaki gerginlikler, uzun süreli ilaç kullanımı, kan sulandırıcılar, hipertansiyon ve şeker hastalığı gibi çeşitli nedenlerle beyin kanaması riski altındadır. Beyin kanaması, acil müdahale gerektiren ciddi bir durumdur ve tedavi edilmezse ölümle sonuçlanabilir. Bilimsel verilere göre, beyin kanaması riski kadınlarda erkeklere oranla daha yüksektir.

Beyin kanaması sonrası ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu durumun ciddiyetini anlamak ve uygun şekilde hareket etmek gereklidir. Beyin kanaması sonrası en belirgin olasılıklardan biri bilinç kaybıdır. Kanamadan kaynaklanan kafa içi basınç farkı, şiddetli baş ağrısına neden olabilir. Bunların yanı sıra aşağıdaki belirtiler de görülebilir:

Bu belirtiler beyin kanaması sonrasında devam edebilir ve bazen kalıcı hasarlara neden olabilir. Bazı durumlarda tedavi ile belirtiler ortadan kalkabilir. Beyin kanaması sonrasında, ilk müdahalede ameliyat kararı verilebilir. Beyin kanaması sonrasındaki ilk 6 ayda yeniden kanama görülebilir. Ayrıca, hastanın ömür boyu felç kalma riski %20 oranındadır.

Beyin kanaması sonrasında ilk müdahale genellikle ameliyat olmaktadır. Ameliyat sırasında beyin kanamasına neden olan faktörler ortadan kaldırılır. Tümör veya kist varlığında, tümörlü bölge temizlenir. Damarlar üzerinde meydana gelen kanamalarda klips kullanılarak kanama durdurulur. Oluşan basınç farkını gidermek için kafatası kemiğinin bir kısmı alınabilir. Hipertansiyon ve şeker hastalığı gibi hastalıklar nedeniyle gelişen beyin kanamaları sonrasında, beyin kanamasının tekrarlama riski oldukça yüksektir. Uzun süre boyunca kullanılan ilaçlar, beyin damarlarında genişleme ve tıkanıklıklara neden olabilir. Beyin kanaması sonrasında, kişi tam iyileşene kadar kendi işlerini yapmakta zorlanabilir ve bu nedenle bir yakınının denetimi altında olması gerekebilir.